2017 Bana Neler Ögretti & Yeni Yil Hedeflerim

01 January 2018


Hello everyone! I wish you all and your beloved ones a happy and blissful new year. May all your dreams and wishes turn into wonderful memories this year! This post I wanted just to write in my own language, 'cause I am feeling like that. But I'll continue to write my next posts in English of course - thank you for your understanding! 

Herkese mutlu yillar! 2018 icin tek bir dilek; umarim hepimiz icin gönlümüzde ne varsa bu yil onlari birer birer ani olarak biriktirebiliriz. Herkese sevdikleriyle birlikte mutluluk, saglik, basari, sevgi ve ask dolu bir yil diliyorum! Yeni yil hedeflerimden ve motivasyonlarimdan bahsetmeden önce, benim icin daha büyük önem arz eden sey aslinda 2017'nin bana ne ögrettigidir. Her yilbasinda oldugu gibi, bu yil da gectigimiz yilin bana neler ögrettigini düsündüm... neler yasadigimi, neden yasadigimi ve nasil yasadigimi...

Cok fazla özel hayatima girmeden bu yaziyi nasil toparlayabilirim bilmiyorum, ancak bu yil ögrendigim seylerden birisi akisina birakmak oldu. O yüzden bu yaziyi da akisina birakip icimden geldigi gibi yazacagim. Akisina birakmak hic de olagan bir sey degil bence, yani cok söyleriz cok duyariz ama, bence icini bosalttigimiz bir tabir bu "akisina birakmak". Sandigimiz gibi bosvermek anlamina gelmez; önemli konulari bosveremezsin, bosvermemelisin de. Ama özellikle bu yil bana bosvermekle akisina birakmanin arasindaki farki ögretti. Meger akisina birakmak, hayata güvenmekmis. Kendine güvenmekmis. Kadere güvenmekmis. Icini bosalttigimiz bu "akisina birakmak", cok da bos bir sey degilmis yani, hele bosvermek hic degilmis. 

2017 bana hayata güvenmem gerektigini ögretti. Bir seyler elde etmek icin elbette ugrasmali ve cabalamalisin, ancak bazen de sirtini hayata yaslayip ona güvenmelisin, elinden geleni yaptigina ve hayatin buna cevap verecegine inanmalisin: akisina birakmalisin. Öyle bir anda geliyor ki o cevap, 'bu nasil oldu ya' dedirtiyor insana. Öncelikle sikayet etmekten vazgecmeli, hayatin senin kötülügünü istedigine inanmayi birakmalisin. Sürekli bir seyler ters gidiyorsa, bunun suclusunun hayat oldugunu düsünmekten vazgec. Tabi ki talihsizlikler olabilir, sanssiz bir insan oldugunu ve hayatinin bu yüzden ters gittigini düsünebilirsin. Eger böyle düsünüyorsan, basarili oldugun konularda da sadece sans yaninda oldugu icin basarili oldugun varsayiminda bulunabiliriz, öyle degil mi? Hayir, talihsizlik veya sans büyük bir pastanin sadece kücük bir dilimi. Bakis acini degistirmeyi dene, bir seyler ters gidiyorsa bunu hayatin seni zorlamak veya kizdirmak icin yaptigina inanmak yerine, sana bir seyler anlatmaya calistigini görmeye, mesaji dogru algilamaya bak. 

Talihsizligin arkasina saklanma. Cünkü kendi sansimiz kendi elimizde. Ögrendigim en önemli seylerden biri bu oldu. Eger sen hayatta dimdik durabilen ve kendine güvenen bir insansan, bazi konularda sanssizlik yasiyor olman sana pek de koymaz - bu durumu düzeltmeyi bilirsin. Talihsizlik sadece kendine güveni olmayan insanlari asagi ceker. Talih ise sadece onu elinde tutmasini bilenlerin yanindadir, kendi talihini kendi yaratanlarin. Bos bir özgüvenden bahsetmiyorum, gercekten kendisi icin yatirimda bulunan, her daim gelismeye calisan ve bunun icin cabalayan bir insandan bahsediyorum. Sans, böyle insanlarin yanindadir cünkü onlarin aslinda sansa ihtiyaci yoktur, sadece hayatin kücük bir destegi, bir armaganidir. Özgüveni ve hayattan pek bir beklentisi olmayan bir insan da sansli olabilir, ama bu sansi belki hayat ona artik ayaga kalkmasi ve bir seyler yapmasi gerektigi icin bir yardim olarak gönderiyordur. Eger bunu beceremezse, o sans onu yerin dibine bile sokar. Ani cikislarin ani düsüsleri muhtemeldir cünkü. O yüzden sans, elinde tutmasini bilenindir. Sansli insan, kendine güvenendir.

Kendine güvenmek hayatinda yapabilecegin en dogru seydir, 2017'nin ögrettigi bir diger sey de bu oldu. Derler ya, ya oldugun gibi görün, ya da göründügün gibi ol - öncelikle sen bir seye inan ki, dünyayi da ona inandirabil. Oldugun gibi görünebilmen icin öncelikle kim veya ne oldugunu görmen gerekir; kendini taniman, kisisel cizgilerini belirlemen, hayatta ne istedigini ve ne istemedigini bilmen gerekir. Sen kimsin? Karakterini olusturan her bir özelligi "avcunun ici gibi" iyi bilirsen eger kendin olabilir, kendine inanabilir ve tüm dünyayi inandirabilirsin. Avcunun ici gibi iyi bilmek - bazilarimiz avcumuzun icini bile bilmiyoruzdur belki, o zaman da "göründügün gibi ol" deyimi yerindedir. Oldugun gibi görünemiyorsan (ki bu özgüven daha gercekcidir), en azindan göründügün gibi ol da tutarli olsun. Artik nasil göründügünü de göremiyorsan, kim yardimci olsun sana?

Yardim demisken.. Ben örnegin inanilmaz mükemmelliyetci bir insanim ve kolay kolay yardim istemem kimseden. Yapamazlar diye düsündügümden degil, kendim yapmayi daha cok sevdigimden aslinda. Cünkü ne istedigimi, nasil istedigimi en iyi kendim bilirim ve bosuna zaman kaybi olmamasi acisindan kendim yapayim daha iyi derim. Birinden yardim isteyeceksem de "sunu yapabilir misin" diye sormak yerine, "sunu su sekilde yapabilir misin" diye sorarim ve bu beni de karsimdakini de gerer. Yani birak dimi, nasil yapacaksa öyle yapsin, neticeye ulassin da. 2017 biraz da bunu ögretti, mükemmelligin tek bir yolu olmadigini. Cünkü mükemmellik genis bir seydir, neresinden bakarsan farkli görünür. Bu demek oluyor ki, mükemmellik göreceli bir seydir, dolayisiyla mükemmel diye bir sey yoktur aslinda. Örnegin iki yil önce yaptigin ve o zaman mükemmel olarak gördügün bir isi, bugün hic de mükemmel olarak görmüyorsundur muhtemelen. Cünkü gelisiyorsun.

Bir insan 7'sinde neyse 70'inde de odur - yanlis. Ben iki yil önce mükemmel diye yaptigim bir seyi su an begenmiyorsam, iki yil önceki kisi degilimdir. Birkac yil önce yaptigim, söyledigim, düsündügüm ve bunlarin dogru olduguna inandigim bir seye su an inanmiyor da olabilirim. Bu tutarsizlik degil, bu gelisimdir. Iki yil önce sevmedigin bir seyi su an seviyor da olabilirsin. Her kim yasadiklarindan ders cikarmiyor ve gelismek icin cabalamiyorsa, o kisi icin gecerli olabilir o söz. Ama bir insanin düsünceleri degistigi sürece gelisim vardir, cünkü bizi biz yapan düsüncelerimizin ta kendisidir. Toplumdaki yerimiz, statümüz falan degil. Düsüncelerinin toplami neyse, sen osundur. Ve düsünceler de degisebilir, inanclar degisebilir, hedefler degisebilir, korkular degisebilir. Simdi insan özünde ayni kalir diyenleriniz olabilir - o halde insanin özü nedir? Düsünceleri degildir demek ki, cünkü düsüncelerin yönü tamamen ters yöne de gidebilir. Nedir o halde özü? Karakter özellikleri mi? Yalanci, güvenilir, samimi, soguk, yardimsever veya gaddar bir insan olmasi mi? Bunlar degisemez mi yani? Bence insanin karakterini de düsünceleri sekillendirir. Özü, karakteri olamaz yani. Insanlar yillar gectikce duygusallasabiliyor mesela, kinleri sönüyor, daha anlayisli olabiliyorlar olgunlastikca. Veya tam tersi de olabilir. Hayat sartlari insanlarin her zaman degismesini ve adapte olmasini saglar. Biyolojik olarak bile insan bulundugu ortama uyum saglar. Bence özümüz, ne düsüncelerimiz, ne karakter özelliklerimizdir. Özümüz, bize sekillendirmemiz icin verilen islenmemis bir ruhtur. Ve özümüzde hepimiz ayniyizdir, insaniz.

Bizi birbirimizden ayiran sey karakterimiz, karakterimizi sekillendiren sey düsüncelerimiz, düsüncelerimizi olusturan sey de hedeflerimiz, hayallerimiz, korkularimiz ve inanclarimizdir. Bunlara etki eden sey ise tek basina hayatin kendisidir. Hayat hepimize ayni firsatlari ayni anda sunmaz, o yüzden zamandir bizi degistiren. Zaman, hepimiz icin ayni akiyor ama ayni seyleri sunmuyor. Haketmek veya haketmemek degil mesele, hazir olmamaktir belki. Bir yazimda söylemistim, "asla yapmam diyenlerin, yapacak firsati olmamistir henüz" diye. Hayat onlara ayni sartlari sunsaydi eger, belki asla yapmam dedikleri seyi yaparlardi. Ve biliriz ki, ne zaman "asla" desek, bir gün kendimizi o seyi yaparken buluruz. Cünkü zaman, bize o firsati er ya da gec sunar - tek mesele hayatin bizi o zamana kadar hazirlayip hazirlayamayacagidir. Simdi sirasi geldi; akisina birak... Cünkü akisina birakmak, sanildigi gibi bosvermek degil, hayata güvenmektir. Seni bazi seylere adim adim hazirladigina inanmaktir. Istedigin bir sey su an olmuyorsa, bunun bir sebebi vardir mutlaka. Cünkü zaman, hata yapmaz. Hata yapan insandir.

Yillara bölüm olarak bakarsak, 2017 benim icin yeni bir bölüm degil, 2015'te baslayan bir bölümün ücüncü kismiydi. "Hayat, siz planlar yaparken basiniza gelenlerdir" diye bir söz var ya, gercekten de öyle. Siz yaptiginiz planin en dogrusu olduguna inanirsiniz ve bozuldugunda veya gerceklesmediginde kendinizi yer bitirirsiniz - hayatin sizin icin daha güzel bir plani oldugunu o anda bilmezsiniz, ama öyledir. Bir planin istediginiz gibi ilerlememesine cok da takilmayin, hayata güvenin, onun sizinle ilgili daha iyi bir plani vardir. 2017 bana bunu gösterdi. Benim planladigim seyi 2015 gerceklestirdi, 2016 yikti ve 2017 neden yiktigini ve beni bekleyen daha iyi bir seyin oldugunu gösterdi. Her iste bir hayir varmis ve her sey olacagina varirmis - eger talihsizliklerin seni asagi cekmesine izin vermezsen. Bu arada planimi yikan olayi anlatsam 'yok artik' dersiniz, piyangoda büyük ikramiyeyi tutturmak bile daha muhtemel. Beni yildirmak icin de ancak böyle bir darbe gerekirdi zaten :D. 

Ne yasarsaniz yasayin, her daim aklinizda bulundurun - yasadiginiz seyden sonra kimsenin elinizden alamayacagi tecrübeye sahip olursunuz. Bir hayaliniz varsa, bunun icin cabalayin ve gerceklesecegine inanin. Kendinize inanin, hayata inanin. Eger bir seyler hayal ettiginizden farkli ilerliyorsa, akisina birakin ve sirtinizi hayata yaslayin, illaki bir sebebi vardir. Üzülmek, kizmak, hayal kirikliklari, bütün bunlar da gelisimin bir parcasidir ve hayatin sizi yogurma bicimidir. Her seye ragmen kendinize inanin ve bunun üstesinden gelebileceginizin farkina varin. Hayal etmek güzel sey, ama asil güzel olan onlari gerceklestirmek icin cabalamaktir.

2018'de de cabam yine büyük olacak, somut planlarim ve hayallerim oldugu gibi ucu acik "akisina birakilacak" konular da cok elbet - bu konuda güveniyorum sana sevgili hayat, yap bir güzellik. 

Yeni yil beni her zaman heyecanlandiran bir sey olmustur, oysa bakildiginda aslinda 31 Aralik'la 1 Ocak arasinda hicbir fark yoktur tarihin sonundaki 1 sayi disinda. Ben o 1 sayiya her zaman milyonlarca düsünce ve dilek sigdirmayi basariyorum. Aslinda hayati oldukca spontane yasayan bir insanim, kafama bir sey esince plana ihtiyacim yok, o an yaparim her ne olursa olsun, ayrica riskleri de severim ve korkularimdan kacmam. Ancak yilbasinda o yila dair belli planlarimin ve hedeflerimin olmasini seviyorum, bu beni motive ediyor. Bu yüzden kalbimde ne varsa bir kagida döküyorum her yilin ilk gününde - bunu az önce yaptim. Bu yil kesinlikle gerceklestirmek istedigim her seyi listeledim ve bunlarin hafizama mükemmel birer ani olarak kazinmasi icin cabalayacagim. Gecen yil yaptigim listeye de az önce göz attim ve kac tanesini gerceklestirdigimi gördüm. En cok istediklerimi yapabilmisim hatta daha fazlasini, bazilarindan yil icinde vazgecmisim, bazilari da istedigim halde gerceklesmemis, onlari bu yila tasiyacagim.

Bu yil icin neler hedefledigimden bahsetmeyecegim, bu kisiye özel bir sey bence. Ancak size su kadarini söyleyeyim, hedeflerini her daim göz önünde bulunduran insandir basariyi elde eden. O yüzden simdi eline bir kalem, bir de kagit parcasi al ve yazmaya basla... gercekten ne istiyorsun? Yilin bu ilk gününde özüne, yani ruhuna in ve ona bak, incele onu. Ne islemek istiyorsun ona? Kendi potansiyelini gör ve su an imkansiz gibi bile görünse, o hedefe ulasabilecegine inan. Inandigin sürece hicbir sey imkansiz degildir, sadece zamani vardir. Hayata güven, o seni o hedefine ulastiracak, ya da senin ondan vazgecmeni saglayip daha iyisine yönlendirecek. Karsina cikan bütün engellerin bir sebebi oldugunu asla unutma ve 2018'de de hata yapmaktan, üzülmekten, korkmaktan veya düsmekten kacma. Düsüyorsan bir sebebi var. Düsmüyorsan da bir sebebi var. Yasayabildigin her sey icin sükret, iyisiyle kötüsüyle, o tecrübeleri biriktirebildigin icin gercekten sükret. Cünkü düsmek bile, seni yerinde saymaktan cok daha ileri götürür. O yüzden bu yil belki de listeni tecrübe kazanmaya odaklamalisin. Riskli bir yol bile olsa, eger o yolun sonundaki sey icin atiyorsa kalbin, yap onu. Önce kendine güven, sonra hayatin senin arkanda olduguna ve her daim ona sirtini yaslayabilecegine inan.

2018, güveniyorum sana, yap hepimize bir güzellik.

Eylem

4 comments :

  1. Kelimeler yetmez çok güzel yazmizsiniz.💚

    ReplyDelete
  2. 'bu yil bana bosvermekle akisina birakmanin arasindaki farki ögretti.' bu cümleye müsadenizle ortak imzamı atmak isterim. 2018'in güzellikle geçmesini temenni ederim :)

    ReplyDelete
    Replies
    1. Umarim hepimiz icin harika bir yil olur! :)

      Delete